.................

www.nadide.itgo.com

              14.06.2003

Bu nasıl ayrılık bu nasıl veda.. Gözlerin kal diyor dudakların git.. Bakışın anahtar gözlerin kilit.. Ellerin aç diyor dudakların git.. Ayrılık dönüşü olmayan nehir.. Yalnızlık yıkılmış bomboş bir şehir.. Kaç sevda kül oldu böyle kimbilir.. Gözyaşın kal diyor dudakların git.. Gidersem bir daha dönmeyeceğim.. Kalırsam kalbime yenileceğim.. Çözemedim seni delireceğim.. Gözlerin kal diyor dudakların git.. Duvardan insin mi resimlerimiz.. Yabancı olsun mu isimlerimiz.. Ya o deli dolu gecelerimiz.. Anılar kal diyor dudakların git..

AH O ŞARKILARIN GÖZÜ KÖR OLSUN İNSANLARI HEP AŞKA SÜRÜKLERLER

Sevgi bir yumak haline gelip boğazına sarılıverir insanın bazen. İpler çözülmez haldedir ve bu kör düğüm insanı istemediği şeyler yapmaya zorlar çaresiz. Birbiri ardına yapılan yanlışların en büyük nedeni ise kaybetme korkusudur. Bu korku bir kez girdi mi insanın yüreğine o andan sonra akıl ve mantık sürgüne gönderilmiş iki mahkuma dönüşüverir birden. Sen sevgine sahip çıkmaya çalıştıkça o kördüğüm giderek büyür ve bir süre sonra yumağın ipleri boğmaya başlar. Kurtulabilmek için çırpındıkça bir başka canavarın, kıskançlığın ellerine teslim olur insan. Öyle bir canavardır ki kıskançlık, beraberinde tedirginliği, endişeyi ve huzursuzluğu da getirir. Beyni böcek gibi kemiren soruların başlıca kaynağı da kıskançlıktır. Terk edilme ihtimaliniz çoğaldıkça sorular artar. Kesin ve net bir yanıtı yoktur hiçbir sorunun. Onun bir başkasıyla olabilme ihtimalini, bir başkasıyla olma ihtimalini düşünmek, uykusuz gecelerin, verimsiz günlerin habercisidir. Mantık ve akıl sürgündeyken seni terk etme ihtimali olan sevgilinin her davranışı, her sözü sadece ve sadece kıskançlık süzgecinden geçirilecektir. Bir zamanlar minik oyunların, sevgiye katılan tadın sebebi olan kıskançlık, sevgiliye düşmanlık duymasına neden olacaktır artık. Ve düşmanlık insanın içindeki şiddeti körükleyecektir elbette. Kıskançlık ateşini bastırmaya kalkmak, başka şeylerle ilgilenir gibi görünmek bataklıktan çıkmaya çalışan insanın hareket ettikçe çamura daha da gömülmesine benzer. Yanlış, yanlış üstüne eklenir. Mantık ve aklın ardından benlik ve kişilik de çıkar sürgüne. Siz sevgiliyi kaybetmeme uğruna değişmeye çalıştıkça yüreğinizdeki huzursuzluk sizi yerinizde bir dakika bile oturamaz hale getirir. Üstelik değişmek uğruna yapılan hatalar sevgiliyi kaybetme ihtimalini daha da güçlendirir. Kıskançlığa tamamen teslim olmuşsunuzdur artık. Bu noktaya nasıl geldiğinizi hatırlamazsınız bile. Hangi olay, hangi kişi neden olmuştur bir önemi de yoktur. Şiddet yavaş yavaş kendini göstermeye başlar. Kendinize ya da ona zarar verme duygusunun kıyısında dolaşıp durursunuz. Bu duygudan kurtulmanın tek yolu, bütün bunları konu alan sevgiliden kurtulmaktır. O sevgilinin diktiği ama üzerinize tam oturmadığını bildiğiniz halde giymekte ısrar ettiğiniz aşk giysisini çıkarmanızın zamanı gelmiştir. Bir tutsaklığı yaşamaktansa kar altında çıplak kalmak çok daha iyidir. Ve elbette, üzerinize tam oturan bir giysi, bir yerlerde seni beklemektedir...

........................SİTELER.
.........................
	MÜZİK DİNLEMEK İSTERMİSİNİZ? Bitanem Kol Dugmeleri Resmini Optum de Yattim Tore Sevdim Boyle Ayrilik Olmaz. Hasret Kaldim Affetmedim Kendimi Pazara_kadar. Gul Doktum Yollarina       çok yakında yeni midiler